Devlet BAHÇELİ dosyası
39 pages
Turkish

Devlet BAHÇELİ dosyası

-

Le téléchargement nécessite un accès à la bibliothèque YouScribe
Tout savoir sur nos offres
39 pages
Turkish
Le téléchargement nécessite un accès à la bibliothèque YouScribe
Tout savoir sur nos offres

Description

Yeniçağ Gazetesi, 25.02.2016 Önce MHP'yi kurtarmak! Arslan BULUT arslanbulut@yenicaggazetesi.com.tr MHP'de yeni bir sayfa açılacak. Bu kesin. Çünkü artık ok yaydan çıktı, geri dönülemez bir aşamaya gelindi. Bilindiği gibiMeral Akşener, Koray AydınveSinan Oğan'ın kurultay çağrısını dinlemeyen mevcut yönetim, mahkemenin kararını da beklemeden il teşkilâtlarını kapatmakla bu süreci kesmeye çalışıyordu. Son olarak üç il teşkilatı daha kapatıldı! Böyle bir anda, MHP Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr.Ümit Özdağ'ın da genel başkana kurultay çağrısı yaparak genel başkan yardımcılığından ayrılması, çağrıyı kendisi ile birlikte partinin ideolojik yapısını varlıklarıyla ve birikimleriyle temsil eden isimlerden Prof. Dr.Yusuf Halaçoğluve Prof. Dr.Özcan Yeniçeriile birlikte yapması, MHP ve Türkiye için önemli bir adımdır... *** Özdağ,"Bu, genel başkanımıza karşı bir tavır değildir. Sadece Türkiye'nin ağır şartlardan geçtiği bir dönemde MHP'ye çok ihtiyaç duyulan bir dönemde, güçlü bir MHP'nin genel başkanımızın partimizi olağanüstü kongreye götürerek inşa etme çabasına destek için yapılan bir açıklamadır"diyerek önceki gün parti kurucularının yaptığı benzer çağrıyı da kuvvetlendirmiş oldu. Aslında süreci başlatan, MHP içindeki"genç politikacılar"oldu.Meral Akşener, Yeniçağ'ı ziyaretinde bu konuya işaret etti ve"Anadolu'da bizim çok ilginç bir örgütlenmemiz var. Çok genç il ve ilçe başkanlarımız var. Yaş ortalaması 35'in altında. Bu arkadaşlar ülkeyi yönetmek istiyor.

Informations

Publié par
Publié le 27 février 2016
Nombre de lectures 17
Langue Turkish
Poids de l'ouvrage 3 Mo

Extrait

Yeniçağ Gazetesi, 25.02.2016
Önce MHP'yi kurtarmak!
Arslan BULUT arslanbulut@yenicaggazetesi.com.tr
MHP'de yeni bir sayfa açılacak. Bu kesin. Çünkü artık ok yaydan çıktı, geri dönülemez bir aşamaya gelindi. Bilindiği gibiMeral Akşener, Koray AydınveSinan Oğan'ın kurultay çağrısını dinlemeyen mevcut yönetim, mahkemenin kararını da beklemeden il teşkilâtlarını kapatmakla bu süreci kesmeye çalışıyordu. Son olarak üç il teşkilatı daha kapatıldı! Böyle bir anda, MHP Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr.Ümit Özdağ'ın da genel başkana kurultay çağrısı yaparak genel başkan yardımcılığından ayrılması, çağrıyı kendisi ile birlikte partinin ideolojik yapısını varlıklarıyla ve birikimleriyle temsil eden isimlerden Prof. Dr.Yusuf Halaçoğluve Prof. Dr.Özcan Yeniçeriile birlikte yapması, MHP ve Türkiye için önemli bir adımdır... *** Özdağ,"Bu, genel başkanımıza karşı bir tavır değildir. Sadece Türkiye'nin ağır şartlardan geçtiği bir dönemde MHP'ye çok ihtiyaç duyulan bir dönemde, güçlü bir MHP'nin genel başkanımızın partimizi olağanüstü kongreye götürerek inşa etme çabasına destek için yapılan bir açıklamadır"diyerek önceki gün parti kurucularının yaptığı benzer çağrıyı da kuvvetlendirmiş oldu. Aslında süreci başlatan, MHP içindeki"genç politikacılar"oldu.Meral Akşener, Yeniçağ'ı ziyaretinde bu konuya işaret etti ve"Anadolu'da bizim çok ilginç bir örgütlenmemiz var. Çok genç il ve ilçe başkanlarımız var. Yaş ortalaması 35'in altında. Bu arkadaşlar ülkeyi yönetmek istiyor. Bu çocuklar son derece net. Çok net sorular sorarak, yapılacakları kayıt altına alarak imza verdiler"dedi. İşte o süreci başlatanlardan biri olan Tokat MHP İl BaşkanıFatih Demirkol, teşkilatının kapatılmasından sonra"İlkokul çağlarından beri Ülkü Ocaklarına gittiğini ve davaya hizmet etmenin makamların en güzeli olduğunu"söyledi. MHP Çorum İl BaşkanıBekir Çetin,"Türkiye zor günlerden geçiyor. Bu sorunlardan kurtulmak ancak güçlü bir MHP iktidarıyla mümkün olabilir. Bu amaçla kurultay talep ettik"dedi. Ümit Özdağ,Yusuf HalaçaoğluveÖzcan Yeniçeride ortak açıklamalarında MHP'nin"millî sınırlar tehdit altındayken"mahkeme kapılarına sürüklenmesini kabullenmenin mümkün olmadığını ifade ettiler ve"MHP'nin 1 Kasım seçimlerinin ortaya çıkardığı ağır üzüntü ve derin hayal kırıklığını hızla aşarak bütün gücünü Türkiye'nin karşı karşıya olduğu sorunların çözümüne harcaması ve Türk Milleti'ne güven verebilecek bir mücadeleye ve çalışmaya başlaması gerekmekte ve beklenmektedir"dediler... *** Şimdi Türkiye'nin önünde şöyle bir süreç var: MHP, kaynağı meçhul emirlerle değil, ülkücüler tarafından yönetilebilirse, Türkiye de kaynağı bilinen dayatmalara boyun eğilerek değil,"milletin azmi ve kararı"ile yönetilebilir. Aslında aynı ilke, AKP, CHP ve HDP için de geçerlidir. CHP'de genel başkan değişikliğini yaptıran bir dış irade var! Yine Avrupa Yerel Yönetimler Şartı'ndaki Türkiye'nin çekinceleri kaldırmak, CHP tabanının talebi değil bir dış dayatmadır! AKP, zaten kuruluşunda, küresel sistem sahiplerinin"özerklik"dayatmasını kabul ederek kurulmuş bir partidir. Türk kimliğini Anayasa'dan çıkarmak istemeleri AKP'ye oy verenlerin talebi değildir. Yine HDP'ye oy verenler, Türkiye'nin terör eylemleriyle kana bulanmasını istemiyor. Ama milletvekili adaylarını, Kandil'deki terör yuvası belirliyor! Milletin bağrına dayanmak, bir siyasi hareket için en büyük güçtür. Türkiye Cumhuriyeti devleti, milletin bağrından doğmuş Kuvayı Milliye hareketinin devletidir. Millet, kendi kaderine el koymak istiyorsa, öncelikle kendi partilerini demokratikleştirmelidir.
Yeniçağ Gazetesi, 25.02.2016
Bahçeli'nin 1 Mart sırrı!
MHP Genel BaşkanıDevlet Bahçeli, grup konuşmasında AKP'nin Suriye politikalarıyla ilgili her türlü eleştiriyi yaptı ama sonunda"AKP hükümeti korkmasın, pısmasın, alttan almasın. Türk milleti her neviden düşmanlıklara karşı birdir, beraberdir. Hepsini karşılamaya da Allah'ın izniyle gücü yetecektir"dedi! Bahçeli, 1 Mart Tezkeresi konusunda ise ilginç bir değerlendirme yaptı: "2003 yılında AKP'nin çoğunlukta bulunduğu Meclis, tezkere konusunda karar verememiş, böylelikle Türkiye'nin Irak'ta eli zayıflamıştı. 1 Mart Tezkeresi kabul edilmiş olsaydı; Irak'ın kuzeyinde yuvalanan PKK terörüne karşı çok daha etkili ve caydırıcı tedbirler alınabilecek, Türkmenlerin varlık hakları ve tarihi çıkarları olması gerektiği gibi korunabilecek, Peşmerge oluşumunun önüne geçilebilecek, Irak'ın geleceğinde söz sahibi olunabilecek ve Türkiye'nin eli güçlenebilecek, Irak'ın yeniden inşasında ekonomik kazanımlar daha da artacak, uluslararası etkinliğimiz ve Türkiye karşıtı cephe ve bloklarla mücadelemiz daha bir sonuç alıcı olabilecekti.. Bize göre 1 Mart Tezkeresi'ne yanlış ve tarihin ters tarafından bakış, fırsatların kaçmasına neden olmuştur." *** Gerçi, Amerikalılarla, bu konuda anlaşmayı hazırlayanDeniz Bölükbaşı, sonradan MHP'den milletvekili olmuştu ama o bile tezkereyi yüksek sesle savunamamıştı. Çünkü MHP tabanı, Türkiye'de Amerikan askeri istemiyordu! Çünkü o tezkere geçseydi, 60 bin ile 90 bin arasında Amerikan askeri Güneydoğu'ya 9 üs kurarak yerleşecek ve Kuzey Irak ile bu toprakları birleştirecekti! Ayrıca, yurt çapındaki askeri havaalanları ile birlikte Samsun ve Trabzon limanlarına da yerleşeceklerdi. Kısacası, Türkiye büyük ölçüde işgal edilmiş olacak,"Kürt devleti'de genişletilmiş olacaktı. Türkiye, Irak'a sokulmayacak ama ABD ordusu, Başkan Bush'un resmen açıkladığı gibi Türkiye'yi"cephe ülkesi"olarak kullanacaktı! Biz bu sebeplerle tezkereye karşı çıkmış, sadece sütunumuzda değil, Yeniçağ'ın diğer sayfalarında da geniş yayınlar yapmıştık. Aradan bunca zaman geçtikten sonraBahçeli'nin 1 Mart tezkeresine sahip çıkmasına şaşırmadım ama üzüldüm! * Suriye'de etnik temizliğin sorumlusu kim?
Rusya uçaklarının Halep'te veya Suriye'nin başka yerleşim merkezlerinde sivilleri bombalaması, elbette dünyanın gündemine getirilmelidir. Fakat bu tür olayları kınarken, tarihi hatırlatmalar yaparak Ahmet Davutoğlu gibi"1789'da Özi Kalesi'nde barbarlar, zalimler geride tek bir canlı bırakmamacasına büyük bir katliam yapmışlardı. Aynı zalimler aynı barbarlar bugün Halep'in önündeler"derseniz, yangına körükle gidiyorsunuz demektir. Maksadınız yangını söndürmek ise bu dille hiçbir olumlu sonuç alamazsınız! *** DavutoğluDışişleri Bakanı'yken Suriye'ye müdahale edebilmek için gerekirse bu ülkeden Türkiye'ye bomba atılabileceğine dair gizli konuşmalar da unutulmuş değildir. Hani gençler"Bana vicdan yapma!"diye konuşur yaDavutoğluda"Birileri diyor ki'Neme lazım canım, ilgilenmeyiverin. Dünya kulağını tıkamış, siz de tıkayıverin, dünya görmüyor siz de görmeyiverin...'Bu yüreksiz, vicdansız yaklaşım karşısında adaletin, merhametin, vicdanın sesi olmaya, son nefesimize kadar mazlumların hakkını, hukukunu korumaya devam edeceğiz"diye vicdandan bahsediyor! *** AKP iktidarının, Suriye'deki muhalifleri silahlandırarak bu ülkeyi kan gölüne çevirmesi üzerineEsad'ın Rusya'yı yardıma çağırması ve bunun da etnik temizliğe yol açması, mazlumların hakkını korumak veya"vicdanlı yaklaşım"mı oluyor? Suriye olayları daha başlamadan"1.5 milyon çadır siparişi"verdiren kim? Kendi politikanız sonucu bölgede bir nüfus hareketi, yani"etnik temizlik"olacağını öngörüyordunuz! O halde, Suriye'nin kuzeyinden Arapları ve Türkmenleri, Türkiye'ye kovalamak politikasının sorumlusu kim?
Yeniçağ Gazetesi, 25.02.2016 Akşener'e Büyük Destek
MHP Genel Başkan Adayı Meral Akşener'e destek çığ gibi büyüyor. Akşener'in Denizli'ye giderken uğradığı Afyon'da binlerce kişi karşıladı. Akşener'i karşılayanlar arasında Merkez Bankası eski başkanı Durmuş Yılmaz ve MHP eski genel başkan yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Erdem'in olması dikkat çekti. Miliyetçi Hareket Partisi'nde olağanüstü kurultay için geri sayım sürerken genel başkan adaylarının hummalı çalışması devam ediyor. Bahçeli yönetimi tarafından fesh edilen teşkilatları ziyaret ederek Anadolu turu başlatan Akşener'in ilk durağı Afyon oldu. Denizli'ye giderken uğradığı Dinar ilçesinde Akşener'i binlerce kişi karşıladı.
DURMUŞ YILMAZ "AKŞENER" DEDİ Akşener'i karşılayanlar arasında dikkat çeken bir isim vardı. 7 Haziran seçimlerinde milletvekili seçilen merkez bankası eski başkanı Durmuş Yılmaz, Akşener'e destek verdiğini açıkladı. MHP'de uzun yıllar divan kurulunda bulunan eski Ankara Miletvekili Prof. Dr. Mustafa Erdem de, Akşener'e destek verenler arasındaydı. Akşener, parti teşkilatlarının kapatılmasından kurultay çağrılarına kadar bir çok konuda önemli açıklamalarda bulundu. .......
Yeniçağ Gazetesi, 25.02.2016
Başkan verilen görevi iade etti
MHP Genel Merkezi'nin Bilecik'te partiyi kapatmasının ardından, ilde partiyi yeniden yapılandırması için Merkez İlçe Başkanı olarak görevlendirdiği Ali Tetik, görevi kabul etmedi. İstifa dilekçesinde, parti kapatmanın yanlışlığına dikkat çeken Tetik, kongre talebini dile getirdi. Tetik'in bu istifasını, İl Başkanı Ahmet Gürses, basın toplantısında açıkladı. MHP Genel Merkezi, kongre isteyen Bilecik Büyük kongre Delegelerini görevden almak ve yasal yollara başvurmalarını engellemek için MHP Bilecik Teşkilatını komple kapattı. Bu kararın ardından, partiyi yeniden kurması için Merkez İlçe Başkanı olarak Ali Tetik'i atadı. Ancak, Tetik de bu görevi kabul etmedi ve istifasını sundu. Tetik, istifa dilekçesinde duruma tepki göstererek, kongre istediğini belirtti ve şunları söyledi: “İçinde bulunduğumuz durumu ülkücü iradeye sahip, demokrasi ahlakını benimsemiş bir ülkücü olarak değerlendirmek gerektiğinde, partimizin ve memleketimizin sıkıntıları açık ve seçik ortadadır. Partimizin hangi kademesinde olursa olsun, bütün görevleri şerefle kabul etmek boynumuzun borcu olsa da, şu dönemde en hayırlısının partimizin kongreye giderek tüm kademelerde köklü değişimlerin gerçekleşmesi gerektiğini doğru kabul ediyoruz. Ülkemizin gelişiminin ve refahının demokrasi ile tesis edileceğini düşündüğümüzden karar mekanizması olan seçilmişlerin tabanımız ile istişare ederek alınan kararın kabul görmesi ve parti kapatma uygulamasının doğru olmadığını düşünüyoruz. Bu açıdan değerlendirildiğinde bize tevdi edilen görevi kabul etmemiz mümkün değildir.
Ülkemizin iç ve dış düşmanlara karşı verdiği daimi mücadelede güçlü ve kararlı MHP teşkilatları ile iktidara yürümesi en önemli zaruretinizdir. Bunun da tek yolu daha fazla kalpler kırılmadan MHP üst yönetiminin kendi iradeleri ile kongreyi toplamasıdır.”.
Yeniçağ Gazetesi, 25.02.2016
Akşener'e Denizli'de sevgi seli MHP Genel Başkan adayı Meral Akşener Denizli’de “Başbakan Meral” sloganları ile karşılandı. Büyük bir kalabalık tarafından karşılanan Akşener, konuşma yapacağı salonda kürsüye ulaşmakta zorluk çekti.
YA BAŞBAKAN OLACAĞIM YA OLACAĞIM
Denizli Kültür ve Kongre Merkezi’nde alkışlar ve sloganlar eşliğinde kürsüye çıkan Meral Akşener konuşmasına Başbakanlık sözü vererek başladı. Akşener, "Babaannelikten vazgeçtim ya Başbakan olacağım ya Başbakan olacağım" dedi. Akşener, kurultayı engellemek isteyenlere tepki gösterirken, ülkücü iradeyi iktidara taşıyacaklarını söyledi. Akşener, “Yetki sahibi olanlara sesleniyorum. Sorumluluktan kaçabilirsiniz ama biz sizin iradenizle kongreyi gerçekleştireceğiz” dedi.
ALLAH BİN KERE RAZI OLSUN
Akşener, salonda kendisi için açılan pankartlara teşekkür ederek, “Allah sizlerden bin kere razı olsun. Ülkücünün iradesi lafa bakmaz. Ülkücünün kadınına bile 'Efe' derler. Yüzde 11.9 oyu Ülkücüler kabul etmediği için yollara düştük. Bu sonucu doğru bulmadığımız için yola çıktık. Ülkücü iradenin buna rıza göstermesi mümkün değildir. Siz inandınız, Türk milliyetçileri inandı, Kuvay-i Milliye ateşi yandı. Salonda kadınların olmasından çok memnunum. İşte Denizli'nin Asenalarının duruşu” şeklinde konuştu.
KOLTUĞUMU DEĞİL, AYAKKABILARIMI ESKİTECEĞİM
MHP'ye üye olmak isteyen herkesi bu çatı altında toplayacağını ifade eden Akşener, sözlerini şöyle sürdürdü: "Ben o sandalyeye o koltuğu eskitmek için çıkmadım. Onun yerine ayakkabı eskiteceğim. Hazırladığınız bütün raporları alacağım ve inceleyeceğim. MHP ile ilgili her olumsuz konu hiç unutulmadan sürekli gündeme getiriliyor. Sonra sizler kimse gelip bize MHP'nin tavrını nedenleriyle açıklamadı dediniz. O yüzden MHP'nin tavrını sahada nasıl savunacağımızı bilemedik de dediniz. Bu yönetim kadrosundaki herkesin ayıbıdır, günahıdır. Seçimden sonra insanların adını unutursanız sonuç bu olur. Bütün bunları konuştuk. Şimdi size söylüyorum. Biz yol arkadaşlığı yapmayacağız. Kader birliği yapacağız. Onun için buradayım. Kader birliği şuradan çıkıncaya kadar değildir. Mezara kadardır."
BU ÜLKEDE İNSANLAR KORKU İÇİNDE
Meral Akşener, salonda milletin MHP'ye nasıl bir teveccüh gösterdiğinin görüldüğünü dile getirdi. Akşener, "Bu ülkede nerede ne zaman bomba patlayacak diye insanlar korku içindedir. Öte yandan bu ülkede sorular çalınıyor, insanların hakkı gasp ediliyor. Yaşanan olumsuzluklara iktidara geldiğimizde son vereceğiz" diye konuştu.
BAHÇELİ’NİN KURMAYLARI “AKŞENER” DEDİ
Akşener'in salon konuşmasını eski Bahçeli’nin kurmayları arasında bulunan Merkez Bankası eski başkanı Durmuş Yılmaz, Ankara eski milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Erdem, Hatay eski milletvekili Şefik Çirkin ve Isparta eski milletvekili Nevzat Korkmaz da takip etti. Takip edenler da vardı.
Yeniçağ Gazetesi, 29.01.2016
Değişim İradesi Engellenemez
MHP Genel Başkan adayı Meral Akşener, İstanbul'da internet medyasının yönetici ve yazarlarıyla buluştu. Burada bir konuşma yapan Akşener, MHP'deki değişim sürecinin engellenemez noktaya geldiğine dikkat çekti.
Yeniçağ / Özel / İstanbul
Olağanüstü kongre için imza veren delege sayısının bilinenin aksine 547 olduğunu açıklayan Akşener, "Meşru bir değişim talebi var. Gönlümüzden geçen kongremizi Nisan ayında toplayıp, Türkiye'yi daha bir noktaya getirecek MHP'yi oluşturabilmek. Bu iradenin yok sayılması, görmezden gelinmesi mümkün değildir, meşru değildir, olur da engellerle karşılaşırsam bizlere güvenen, bizlere yetki veren 547 delegemiz için gerekirse çadır kurar, nöbete başlarım" dedi.
GENÇLERE BÜYÜK ÖNEM VERİYORUM
Partinin gençleştirilmesi için çalışacaklarını vurgulayan Akşener, yeni nesilden çok umutlu olduğunu, gençliğin potansiyelinin kendilerine güven verdiğini ifade etti. 40 yaşında içişleri bakanlığı görevine getirildiğini hatırlatan Akşener, "Ülküdaşlarımız, kardeşlerimiz, bizim insanımız neden bu koltuklara oturmasın. Neden bizim gençlerimizden müsteşar, bakan çıkmasın. Gençliğimize güvenim tamdır. O yüzden ilk işim gençlerimizin önünü açmak olacak" ifadelerini kullandı.
YERELDEN MERKEZE AÇIK HAT
Delegelerle yaptığı görüşme sürecini de anlatan Akşener, çok değerli ve önemli bilgilere ulaştığını söyledi. Akşener, "MHP'nin yerel yöneticilerinin merkeze ulaşmakta ciddi sorunlar yaşadığını net bir şekilde gözlemledim. Merkezde alınan kararların da yerel yöneticilerimize anlatılma noktasında ciddi kopukluklar olduğunu tespit ettim. Kuracağımız sistemle, oluşturacağımız iletişim ağımızla merkez ve çevre arasındaki kopuşun önüne geçeceğiz. Böylece daha organize ve daha etkili bir MHP'yi mümkün kılacağız" dedi. Kendisinin genel başkan seçilmesi durumunda ne değişeceği sorusuna yanıt veren Akşener, "Öncelikle Milletin dilini konuşacağız, ilçe ilçe gezeceğiz, halktan kopuk bir MHP yerine, halkla iç içe, kol kola bir MHP oluşturacağız. Bunu sağlayabilecek gücümüz, imkanımız fazlasıyla var. Kendimize güvendiğimiz noktada, doğru politikalar üretip, vatandaşımızın sesi olacağız. Tertemiz kadrolarımızla Türkiye'yi en iyi şekilde yönetmeye, geliştirmeye kararlıyız, inançlıyız" şeklinde konuştu.
BAŞKANLIĞI RAFA KALDIRACAĞIZ
Başkanlık sistemi ve olası bir referandum süreciyle ilgili değerlendirmeler yapan Akşener, "Referanduma gidilmesi durumunda başkanlık sistemine nasıl hayır çıkacağını göstereceğim. Kesinlikle hayır çıkacak. Nisan'da değişim sağlandığı takdirde Tayyip Bey cesaret edip, referanduma gidemez. Başkanlık sisteminin Türkiye için çok doğru bir yönetim anlayışı ve rejimi olmadığını düşünüyorum. Parlamenter sisteminin ıslah edilmesi gereken yerler var, evet doğru. Halkın seçtiği Cumhurbaşkanı'nın sonsuz yetkileri var, sıfır sorumluluğu var. Yetkilerinin olduğu kadar sorumluluklarının olması, denetlenebilir olması gerekiyor" ifadelerini kullandı. Akşener'in konuşmasından öne çıkan diğer değerlendirmeler şöyle: Çözülme süreci dediğimiz, itiraz ettiğimiz, halka şikayet ettiğimiz konuyla ilgili olarak, teşkilatlarımız üzerinden her şehirde toplantılar düzenleyemedik. Akil adamların oluşturup şehirlerde gezdirilmesi karşısında demokratik tepkimizi ortaya koyamadık. Çözüm sürecindeki hataları anlatacak çok donanımlı bir kadroya sahip olmamıza rağmen bunu yapmadık. Bu kadar çok donanımlı insanımız varken, onların çözüm bizlerin çözülme süreci dediğimiz süreç sonucunda bugün şehirlerin hendek içinde kalmasına neden oldu. Güneydoğu'da çarpışan komutanları, güvenlik güçlerini tutuklattınız, sonradan "ben aldatıldım" diyerek geri çıkardınız. Bunun hesabını da soracağız. Biz bütün bu yanlışlıkları görmüş olmamıza rağmen, vatandaşa bunu anlatamadık. Bütün bölgeleri dolaşabilirdik ve bugün gelinen noktada iktidarın diyecek sözü kalmazdı. Al başkanlık sistemini ver federasyonuna dönüşüyor iş. Türkiye buna direniyor. Türküyle, Kürdüyle
direniyor. Onca hendeğe, kalkışma çabasına rağmen milletimiz beraber olmak için direniyor.
ŞIRNAK'TA, HAKKARİ'DE DÜĞÜNLERE KATILACAĞIM
Bizim için Fırat'ın ötesine geçemez diyorlar. Böyle bir durum yok. Orası bizim kardeşim. Oradaki vatandaşlar benim vatandaşım. Allah nasip eder seçilirsem Şırnak'ta, Hakkari'de düğünlere katılacağım ve oradaki vatandaşlarımızın evlerinde misafir olacağım.
Yorumlar : Alptekin GÖKTUNA 11 Şubat 2016 Perşembe 21:39
Ülkücü ahlaktan ve duruştan mahrum birtakım zevatın MHP Genel Merkezini işgal etmiş olmaları Türk siyaset tarihinin karanlık sayfalarında yerini alacaktır.Genel Başkan Yardımcısı zatın "partiyi mahkemeye verenler..." ifadesiyle "züyuf akçe"olduğunu beyan etmesi tam bir ibretlik."EDEP YA HU !".
Yeniçağ Gazetesi, 05.02.2016
Delegenin iradesi görmezden gelindi
MHP’de Genel Başkan’ın değişmesi ve yeni kadrolarla yola çıkılması için imza veren 543 delegenin imzası parti genel merkezi tarafından görmezden gelindi. Bu gelişme üzerine, Genel Başkan adayları Meral Akşener, Koray Aydın ve Sinan Oğan konuyu yargıya taşıdı.
GENEL MERKEZ’DEN CEVAP YOK
Noter onaylı 543 delegenin “olağanüstü kongre ve tüzük kurultayı” için verdikleri imzalar, MHP Genel merkezi tarafından görmezden gelindi. Tabanda tepkiyle karşılanan bu gelişme sonrasında Akşener, Aydın ve Oğan’ın avukatları bugün mahkemeye başvurdu. 15 günlük yasal süre sonrasında herhangi bir cevap verilmemesi üzerine yargıya başvuran Genel Başkan adayları çalışmalarına devam ediyorlar.
KAYYUM DEĞİL, ÇAĞRI HEYETİ
Emsal kararlar incelendiğinde ve imza veren delegelerin hepsinin noter onaylı olmasından dolayı mahkemenin olağan üstü kurultay yönünde karar vermesi bekleniyor. Bazı medya organlarında çıkan haberlerin aksine partinin kayyumla değil, mahkeme tarafından parti içinden atanacak 3 kişilik Çağrı Heyeti ile olağanüstü kurultaya gidilerek yeni genel başkan seçilecek. …….
Yeniçağ Gazetesi, 26.01.2016
Olağanüstü kurultayın toplanması kaçınılmaz
MHP camiasında Olağanüstü Kongre talebine dair cevabını arayan sorulara Emekli Ağır Ceza Reisi ve Meral Akşener'in avukatı Feridun Bahşi açıklık getirip hukuki sürecin bundan sonraki işleyişini anlattı
Devlet Bahçeli'nin"Yeterli sayıda imza toplansa da kongre yapmam"açıklamasının ardından MHP'de Olağanüstü Kongre talep eden Üst Kurul Delegeleri'nin yeter sayının 2 katından fazla sayıda imzası 15 Ocak'ta Genel Merkez'e teslim edildi. Dikkatler, MHP Genel Merkezi'nin bu noktada ne yapacağına çevrilmişken sürecin nasıl işleyeceği tartışılmaya başlandı. MHP camiasında Olağanüstü Kongre talebine dair cevabını ayaran pek çok soru da gündeme taşındı. Emekli Ağır Ceza Reisi ve Meral Akşener'in avukatı Feridun Bahşi, hukuki sürecin bundan sonra nasıl devam edeceğini konuya ilişkin 15 soruya cevap vererek açıklık getirdi.
İşte o soru ve cevaplar: ……
Yeniçağ Gazetesi, 08.02.2016
İl Başkanı'ndan Bahçeli'ye Eleştiri
MHP Trabzon İl Başkanı Muammer Demeli, nisan en geç mayıs ayı içerisinde kurultayın gerçekleştirileceğini söyledi.
MHP’de olağanüstü kurultay talep eden partililerin 15 günlük süre içinde olağanüstü kurultay kararı alınmaması üzerine mahkemeye başvurarak harekete geçerken, MHP Trabzon İl Başkanı Muammer Demeli, nisan en geç mayıs ayı içerisinde kurultayın gerçekleştirileceğini söyledi.
GENEL MERKEZ DAHA ŞIK DAVRANABİLİRDİ
Demeli, "Bu noktaya gelinmese çok daha şık olurdu. Ama oldu, yapacak bir şey yok. Genel Merkez toplanan imzalar sonrası kurultay kararı alsaydı çok daha iyi olurdu. Keşke öyle olsaydı. Ama izlenecek başka bir süreç yok. Mahkeme son kararı verecek. Ben en geç nisan ya da mayıs ayında kurultay yapılır ve biter kanaatindeyim." dedi.
KAYYUM YOK ÇAĞRI HEYETİ VAR
Şu anda yapılanın süreci işletecek bir heyetin seçilmesi olduğuna dikkat çeken
  • Univers Univers
  • Ebooks Ebooks
  • Livres audio Livres audio
  • Presse Presse
  • Podcasts Podcasts
  • BD BD
  • Documents Documents